Renkler, yeryüzünü şekillendiren ve insanların hayatına anlam katan, mana veren ve kültürden kültüre değişiklik gösterebilen önemli bir öğe olarak karşımıza çıkmaktadır. Çok eskiden günümüze doğru toplumlar, birçok renge farklı farklı anlamlar yüklemişlerdir. Kimi insan ruhsal durumunu, kimi insan yaşam sitilini, kimi insan düşüncesini, kimi insan anlatmak istediğini renklerle anlatma yoluna gitmiştir.
Yaşadığımız zaman diliminde ise kelimeler, metinler, radyo ve televizyonlar, sözlü ve yazılı iletişimin güçlü parametreleri ise, sözsüz iletişimin en güçlü parametresi muhakkak renklerdir. Renkler sadece insanların değil, tüm canlıların dünyasında önemli bir iletişim vasıtası olma özelliği taşımakla birlikte, renklerin insan hayatını da etkileri büyüktür. Öyle ki, tüm dünya ülkeleri bayraklarında, kimi şirketler logolarında, kimi firmalar ürünlerinde, spor takımları formalarında farklı farklı renkleri tercih etmişlerdir. Aslında evimiz, odamız, iş yerimiz, elbiselerimiz, aracımız, kısacası hayatımızın her aşamasında renkler ile birlikte yaşıyoruz renkler ile birlikte kalkıyoruz.
Her bir rengin kendine özgü bir manası ve anlamı vardır ve bu renklerin hayatımıza olan etkileri tartışılmazdır. Hele hele renklerin kişiler üzerindeki etkileri su götürmez bir gerçektir. Acıkmanız, bulunduğunuz bir ortamdan sıkılmanız, bir cisme dikkat çekmeniz, karşınızdakine sevgi, güven duyma ve başarılı görme gibi beşeri his ve duyguların arka planında renklerin insanlara olan etkileri vardır. Bundan dolayı diyebiliriz ki kâinatta yaratılan her şeyin kendine has rengi ve bu renklerin bize vermek istediği bir mesaj, anlam ve mana vardır.
Renkler dünyasında en çok bilinen ve kullanılan “beyaz, kırmızı, mavi, yeşil, sarı, siyah, gri, kahverengi, lacivert, pembe, mor, turuncu gibi renkler” vardır. Bu diller ne konuşuyor? Acaba bu renkler bize neyi anlatıyor? Renkler insanlara ve doğaya ne katıyor? Ayrıca sevdiğimiz veya seçmiş olduğumuz rengin bize pozitif veya negatif birçok etkisi olduğunu biliyor muyuz? Aşağıda hem tüm bu soruların cevaplarını hem de renklerin anlamları, dili ve beşer psikolojisi üzerindeki etkilerini göreceksiniz.
Beyaz renk; tüm renklerin kaynağı olarak bilinir. Yaşama dair oluşumların açılımı bu renkle başlar. Diğer yandan kızların rüyası ve en çok arzuladığı gelinlikler beyaz renklidir. Çünkü beyaz, saflık demek, masumiyet demek, temizlik demek. Doktorlar ve hemşirelerin beyaz kıyafet giymeleri beyaz rengin temizliği simgelemesinden ileri gelmektedir. Çünkü doktorlar ve hemşireler steril görünmek isterler. Sonbahar ayının rengi sarı ise yaz ayının rengi beyazdır.
Kırmızı; gücü, heyecanı, tutkuyu, kararlılığı, samimiyeti, aşkı ve mutluluğu ifade eder. Kan rengidir. Aynı zamanda fiziksel dinamizmin ve canlılığın göstergesidir. Yiyecek ve içecek sektöründe lider konumundaki birçok dünya devi markaların renk tercihi kırmızıdır. Bu rengi seçmeleri rastgele değildir. Çünkü kırmızı renk, insanlarda yemek yeme ve içme konusunda iştah açıcı bir etkiye sahiptir.
Aynı zamanda bu renge sürekli bakıldığında insanlarda ruhsal gerginliğin arttığı görülmüştür. Bundan dolayı evlerde oda renklerinin kırmızıya boyanmasından kaçınılmalıdır. Birçok ülke bayrağının tek hakim rengi yine kırmızı renktir. Yani bayrak rengi de diyebiliriz.
Kırmızı rengi seven kişilere bakıldığında, bu insanların hırslı, lider ve önderlik vasıfları yüksek, çok isteyen, arzulu, aktif ve girişken tip bireyler olduğu görülecektir.
Yeşil; doğanın hakim rengi olup, baharın müjdesidir. Yeniden doğuşun ve canlanmanın göstergesidir. Yeşil renk, güveni, emniyeti, uyumu ve ahengi temsil eder. İnsana güven ve emniyet hissi veren bir renk olduğundan dolayı birçok bankanın logosunda yeşil renk kullanılmaktadır. Ayrıca zeytin yeşili de ‘barışın sembolü’ olarak tanımlanır.
Mavi; mavi rengin insanların üzerindeki etkisi tartışılmazdır. Kişilerde oluşan ruhsal gerginliği yok eder. Mavi, huzuru ve sakinliği temsil ederken ayrıca insanlar üzerinde sakinleştirici etkisi bulunmaktadır. Özellikle açık mavi rengin daha çok sakinleştirici etkisi vardır. Bundan dolayı bireyler yaşadığı ortamlarında mavi renge yer vermesi psikolojik açıdan anlamlı ve faydalı olacaktır. Yapılan bir araştırmada okul duvarları maviye boyanan kurum öğrencilerinin daha az yaramazlık yaptıkları tespit edilmiştir. Ayrıca mavi renk, karşımızdaki insanın bizim üzerimizdeki ilk izlenimlerinde hakkımızda, pozitif düşünmelerine katkı sunmaktadır.
İntiharın fazla yaşandığı batı ülkelerinde intiharları daha aza indirmek adına köprü direkleri maviye boyanmaktadır. Diğer yandan Arabistan da mavi rengin kan sızıntısını yavaşlattığına inanılır. Nazar boncuğunun mavi olması ise bu Arap tezine dayanmaktadır. Aynı zamanda mavi renk aşırı kanamaları durdurmayı sağlamaktadır.
Siyah; siyah renk hüznü, tutkuyu, hırsı, muhalefeti, yası, matemi temsil eder. Cenaze merasimlerinde genellikle matem havası olduğu için siyah renkli giysiler tercih edilir. Ayrıca muhalefeti temsil etmesi bakımından “siyah çelenk” kullanılır. Öte yandan gücü ve bireyselliği simgeler. O yüzdendir ki makam araçları siyah renklidir.
Siyah renk kültürler arası farklı olarakta temsil edilmektedir. Örneğin bizde ve batı ülkelerinde siyah renk matem ve hüznü temsil ederken, uzak doğu ülkesi Japonya’da mutluluğu temsil etmektedir.
Sarı; sarı renk, ince zekânın ve pratikliğin göstergesidir. Aynı zamanda sevinç, mutluluk, enerji anlamlarına gelir. Özlemin rengini sorarlarsa bu kesinlikle sarıdır. Ayrıca sarı, geçiciliğin ve dikkat çekiciliğin simgesidir. Bu dikkatleri üzerine toplamasından dolayı tüm dünyada taksi renkleri sarı renklidir. Bahar ayların sonu geldiğinde sarı rengi her yerde görmek mümkündür. O yüzdendir ki hüznü bağrında yaşar.
Eski zamanda hanedan üyelerinin kullandıkları armalarda sarı renk, asaleti, gücü ve onuru sembolize ederken, sonraları değişime uğrayıp ‘korkaklık’ anlamını taşımaya başlamış.
Lacivert; otoritenin simgesidir. Netliği, saydamlığı, açıklığı simgeler. İnsanların üzerine giydiği lacivert takım elbise, kişilere özgüven aşılar, inandırıcılığını artırır. Özellikle iş görüşmelerinde, mülakatlarda lacivert tonlu takım elbise giyilmesi tavsiye edilir. Lacivertin otoriteyi, sonsuzluğu ve güçlü imajı temsil etmesinden dolayı da çoğu markanın renk tercihi de lacivert olmuştur.
Mor; mavi ve kırmızı rengin karışımından doğan bu renk ihtişam, lüks, asillik ve asaleti temsil eder. Osmanlı padişahların kaftan rengidir. Ayrıca intihar eden kişiler ile sanatsal ruhlu insanların en çok tercih ettiği renktir. Özellikle açık tonları olan lavanta gibi renkler kişiye ilham verici özelliği olmasından dolayı birçok sanatçının çalışma odası bu renge boyalıdır. Ayrıca insanlarda konsantrasyonu artırma gibi bir etkisi de mevcuttur.
İnsanlara iyi görünmek istiyorsanız mor renkli elbiseler giyebilirsiniz. Çünkü bu renk insanların sizin iyi yanlarınızı görmesine katkıda bulunacaktır.
Pembe; insanları sakinleştiren, narin ve kalpleri yumuşatan aynı zamanda romantik bir renktir. Rahatlatıcı bir tarafı da vardır. İç güzelliği, arkadaşlığı ve şefkati, koşulsuz sevmeyi, empati kurmayı simgeler. Evrensel bir renk olan pembe kız rengi olarakta bilinir. Çünkü bu rengin hayranı ve en çok seveni bayanlardır. Aynı zamanda şirinliğin ve neşenin sembolüdür.
Günümüzde pembe renk kızlar için uygun iken, mavi renk erkek çocukları için uygundur. Pembe bir elbise kız çocuğuna giydirilirken, mavi bir elbise erkek çocuğuna giydirilir. Diğer yandan göğüs kanseri tanısı konan bir hastanın odasını pembeye boyatması ve pembe eşyalarla donatmasının altında pembe rengin insana verdiği enerji yatmaktadır.
Kahverengi; Toprak rengi olan kahverengi aynı zamanda plan ve gerçekçiliğin rengidir. İnsanların hızlı hareket etmesini sağlar. Bu rengin etkin olduğu yerlerde uzun süre oturmak insanları sıkar. Yani kullanım yerine göre sıkıcılığı da simgeler. Birçok lokanta, Fast food, restaurant ve kafelerin masa ve sandalyeleri kahverengidir. Bu renk tercihi tesadüf değildir. Buradaki amaç bu mekanlara gelen müşterilerin uzun süre oturmasını engellemek ve yeni müşterilere kapı açmaktır.
Orta çağ zaman diliminde kahverengi elbise giyenler sefil, alt sınıf ve yoksul kimseler olarak adlandırılırdı. Avrupa coğrafyasında ise ucuzluk, basitlik, doğal ve sağlıklı olarak çağrıştırılırdı. Bundan dolayı yapay olmayan ürünlerin ambalajı kahverengi olarak piyasaya sürülürdü ve öyle satılırdı.
Gri; siyah ile beyaz rengin karışımından oluşan bu renk ciddiyetin sembolüdür. Diplomasiyi vurgular. Ağır başlılığı temsil eder. O yüzden aktif ve hareketli insanların pek tercih etmediği renktir.
İnsanlar üzerinde bunaltıcı bir his doğuracağından iş görüşmelerinde pek fazla kullanılmaması önerilir. Onun yerine lacivert renkli elbise giyilmesi daha isabetli bir tercih olacaktır.
Turuncu; bu renk genellikle neşe kaynağı olarak bilinir. Kırmızı ile sarı rengin karışımından doğan turuncu, dikkat çekici, çarpıcı, dinamik, heyecan, dışa dönük, gösteriş, ayrıca kalabalık görüntü hissi veren bir renktir. Ayrıca bu renk, insanda metabolizmayı hızlandırma ve zihni harekete geçirme gibi etkilere sahiptir. Bu rengi seven insanların sosyal ilişkileri daha geniş, hareketli, dışa dönük aktif insanlar olduğu görülür.
Yukarıdaki ifadelerden de anlaşılacağı üzere tüm renklerin dalga boyu bulunmakta olup, bunların hayata ve insanlara farklı farklı etkileri vardır. Her bir rengin dili, insana ve hayata ciddi etkileri bulunmaktadır. Bu etkiler zihinsel, ruhsal, bedensel, duygusal anlamda olmaktadır.
Bize huzur veren renkleri daha çok pastel renklerde görüyoruz. Evinde huzur, sakinlik isteyen kişiler mobilyalarını, odalarını lila, yeşil, mavi, pembe gibi ton renkleri kullanmaları daha doğru olacaktır. Öte yandan kırmızı ve siyahtan kaçınılmalı, bu rengi seven kişilerde evindeki biblo, vazo, tablo, abajur vb. eşyalarda bu renkleri tercih edebilirler. Görülüyor ki doğru rengi doğru yerde kullanmak insan hayatına pozitif anlamda hem de psikolojik açıdan pek çok katkı ve fayda sunmaktadır.